Tumturaklı Haykırış Neden durdun? Yok! Bu bir duraksama anı. Hayır! Bu bir duraksayış. Ya da “uğradım dersin geçerken”. Ya da şöyle dersin “bir kahve miktarınca sussak.” Yok! Bu, bir “haber” miktarınca bekleyiş. Peki neyi bekliyorsun? Nasıl olsa her uyanışın aynıdır, nasılsa her sabah aynı terane, hiç kurumuyor terin. Aynada yüzüne bakamadığın ve sırf bu nedenle yıkamadığın için...
Sonsuz bir Nisan Akşamı
Son zamanlarda pek sık bilmediğim kelimeler duyuyorum ya da fark ediyorum bugünlerde yepyeni ya da eski kelimeleri: Nifak, nevrotik, retorik gibi şeyler. Her seferinde şaşıyor dağarcığımdaki yerine usulca ekliyorum. Tıpkı kör, dilsiz ve her yanı felçli bir şair gibi. Yaşarken öğrenmek böylece ebediymiş gibi geliyor, ölümü ömrüme yayıyorum. Sonsuz çığlıklarla kendimi kemirerek yutuyorum, ağır ve...